Buna göre, büro ve mesken gibi kullanım amaçlı olmayıp alıp satmak amacı ile kişilerin ellerinde bulundurdukları taşınmazların, bir yıllık borçları çıktıktan sonra değerleri nisap miktarına ulaşmış ve üzerinden bir yıl geçmiş ise kırkta bir (% 2,5) oranında zekâtının verilmesi gerekir (Kâsânî, Bedâî’, II, 20).
Evlerin zekatı hesaplanırken, evlerin değeri, üzerindeki borçlar ve diğer mal varlıkları dikkate alınır. Bu hesaplamayı yapabilmek için öncelikle evlerin gerçek piyasa değerleri belirlenmelidir. Evin gerçek piyasa değeri, gayrimenkul değerleme uzmanları tarafından belirlenebilir.
Zekat hesabı yapılırken, evlerin piyasa değerleri ve üzerindeki borçlar toplanır. Bu toplam miktar, kişinin sahip olduğu diğer mal varlıkları ile birlikte hesaplanır. Hesaplamada, borçlar düşüldükten sonra kalan mal varlıkları baz alınır.
Zekat, mal varlığına bağlı olarak %2,5 oranında ödenir. Örneğin, kişinin sahip olduğu toplam mal varlığı 100.000 TL ise, bu tutarın %2,5’i olan 2.500 TL zekat olarak ödenir.
Ancak, evlerin zekatı için öncelikle zekatın ödenip ödenmeyeceğine karar vermek gerekir. Evin oturulup oturulmadığı, kiraya verilip verilmediği veya yatırım amaçlı kullanılıp kullanılmadığı gibi faktörler zekat hesabında etkilidir. Eğer ev birinci dereceden kullanım amacıyla kullanılıyorsa, yani kişinin kendi oturduğu veya ailesinin oturduğu bir ev ise, zekat ödenmesi gerekmez. Ancak yatırım amacıyla alınmış evlerin zekatı hesaplanır ve ödenir.
Özetle, evlerin zekatı hesaplanırken evlerin piyasa değeri, üzerindeki borçlar ve diğer mal varlıkları dikkate alınır. Zekat hesabında, borçlar düşüldükten sonra kalan mal varlıkları baz alınır ve %2,5 oranında ödenir. Ancak evin kullanım amacı, zekatın ödenip ödenmeyeceğini belirler.