Sevgiliyle El Ele Sözleri 2023 (Yeni 153 Söz)

Sosyal medyada paylaşılan tüm Sevgiliyle El Ele sözlerini sizler için didik didik ettik. Facebook, Twitter, Instagram, Tik Tok ve YouTube’da sevgiliyle el tutuşmak ile ilgili duygusal, mutlu, hüzünlü, kısa, özlü, huzurlu, romantik ve anlamlı en güzel sözleri toplayıp bu sayfada maddeler halinde listeliyoruz…

En Etkileyici ve En Anlamlı Sevgiliyle El Ele Sözleri:

Yanımda yürüyordun Milena. Düşünsene, yanımda, yürümüştün. Franz Kafka
2. Rastlantılar kaderin bize oynadığı ufak çaplı oyunlardı ve sen ise kaderin bana getirdiği en güzel rastlantısın. Tut ellerimden, gidelim.
El ele tutuştuğumuz an; kalbime giden damarlar, parmak uçlarından geçiyor.
Elini tutmak, bir kelebeği tutmaktan farksızdı. Ya da atan bir kalbi tutmaktan. Coşkuyla nefes alıp veren canlı bir varlığı tutmak gibiydi.
Bırakacağın eli hiç tutma, tutacağın eli ise hiç bırakma. Sahte sevgilere gül olmaktansa, gerçek sevgilere diken ol! Mevlana
6. Ben sadece elimi tut istiyorum. Bu eve gir, çorbayı karıştır, dibi tutmasın istiyorum.
Şimdi gel de anlat ellerime senin ellerin olmadan nasıl üşümemeleri gerektiğini.
Gel tut elimi sevdiğim, bir ömür geçsin, gözlerinin gülüşünde.
7. Bir gün seninle yüz yüzeyken konuşuruz. El ele, göz göze.
Bana elini uzattı, ellerimiz birbirine değdi. Sıcaktı, inceydi, kıskanırım anlatmaya bu eli.
Çay bardağında bırakılan dudak payı kadar bile uzak kalamam gözlerine. Yakın olsun isterim ellerime ellerin.
Elimi tut, yolumuz uzun. Düşmek de var, kalkmak da. Yalan da ihanet de bu dünyada. Çok şey istemiyorum senden, benim seni sevdiğim kadar beni sev yeter! Güventürk Kalaslıoğlu
Sadece ellerimi tut istiyorum. Ve susalım. Öylece gözlerimi kapatıp anlımı göğsüne dayayayım ve bekleyelim. Olur mu? Bence de olur.
Güzel günler gelmeyecek sevgilim; tut elimi, biz güzel günlere gideceğiz.
5. Kimse arkamda durmasa da olur, sen elimi tut yeter.
Bana ellerini ver, hayat seni sevince güzel.
Mutluluk albayım, mutluluk onun avuç içlerindeydi.
Belki uzak bir günde, büsbütün başka insanlar olarak tekrar karşılaşırız ve belki gülüşerek birbirimize ellerimizi uzatırız.
Şimdi istediğim tek şey var. Yanına gelmek ve elinden tutup gözlerinin içine bakmak.
8. Elimi tutmasını bilenin, yüreğini ölene dek taşırım!
Güzel bir ay ışığı altında, seninle el ele olmak var.
Ellerini tutmak adeta bu Dünyaya karşı güç kazanmak gibi.
Düşünsene; seninle ben, bir fotoğraf karesinde el ele.
4. İçimden dedim; gömülü bir ırmağın yalnızlığıdır bu, beraber yürüyelim olur mu? İbrahim Tenekeci
Bir insan bir insanın yanında ve elleri ellerinin arasında iken bu kadar huzurlu, mutlu ve bu kadar güvende hissedebilir mi?
El ele tutuşma güdüsüdür, kırkından sonra aşk; Yorgunluğunu örtecek birinin şefkatli elleridir.
Kimsesiz insanların avuçlarının içinde zıt kutuplu mıknatıslar vardır ve zıt kutuplar çekerler birbirlerini. El ele tutuşan çiftleri kıskanmayalım diye tanrı bahşetmişti bu hediyeyi bize. Kendi ellerimizi tutar, kendi saçlarımızı tarar, kendi yaralarımızı iyileştiririz.
Hiç siz el ele tutuşurken, avucunuzun içinde de bir kalp tutuşuyormuş gibi hissettiniz mi?
Sevdiğimiz insanlar elimizi tuttuğunda iyileşiriz biz. İlaç merhametten sonra gelir. İbrahim Çolak
Ellerin başkasına benim kadar yakılmaz, bilirim.
Solmasın umutlarımız cam kenarında, tut elimi çiçekli bir balkon inşa edelim yarınlara.
Kar, el ele tutuşanlar için romantik yağar. Elleri cebinde olanlar içinse dramatik.
Ayrı kalırsam yasemin kokulu ellerinden, tutunacak bir şeyim kalmaz, düşersem kalkamam bir daha yerimden.
10. Saatlerce uzanalım, sımsıkı tut elimi hiç bırakma. Güneşin değil de birbirimizin sıcaklığını hissedelim.
9. Ben senin ellerini tuttuğum an, sanki şehirdeki herkes işini gücünü bırakıp, sarılmaya başlıyor.
Elimi tuttuğun an, evrendeki bütün gezegenleri avucumda hissettim.
Bazı şeyler elimde değil; mesela ellerin.
Ellerini tutunca vücudumu bir titreme alıyor, kalbim sen diye çarpıyor.
Senin bu ellerinde? Ne var bilmiyorum. Tuttukça güçleniyorum, kalabalık oluyorum, göğe bakalım. Turgut Uyar
Allah bize el ele tutuşup cennete gidebileceğimiz eşler nasip etsin inşallah.
El ele tutuşalım, sokaklarda dolaşalım, şarkılar söyleyelim seninle sevdiceğim.
Seninle beş, altı saat. Konuşmak için çok az; susmak, el ele tutuşmak ve bakışmak için yeterli. Franz Kafka
Uzat bana ellerini sevdiğim, bir ömür birlikte geçsin, hayat yüreğinin sıcağında, gözlerinin güzelliğinde aksın gitsin.
İlk el ele tutuşma anı, ne güzel bir icattı değil mi? Hâlâ durmuyor mu dudaklarında ilk öpüşmenin tadı?
3. Gökyüzüne her baktığında şayet ki orada Ay’ı görürsen ellerini uzat. Ve unutma ki sen her bakıp elini uzattığında mesafelere rağmen, bende elimi uzatmış ve ellerini tutmuş olacağım.
Ki sen, daha el ele tutuşmadan kalbimi tutuşturan adamdın.
El ele tutuşup halay çeksek dünyanın diğer ucunda bulursunuz halay başını! O kadar bekarız yani!
Merakımdan soruyorum; El ele tutuşan bir çift gördüğünüzde, sizde benim gibi üşüyor musunuz? Ece Ayhan
Neden bir kültür olarak, iki adamın el ele tutuşmasındansa, silah tutanlarını görmekten daha rahatız? – Ernest Gaines
Senin ellerine dokunduğumda, sanki bir çiçeğe dokunuyor gibi hissediyorum. Bir çiçek boynunu hiç eğmemeli değil mi?
Kimse arkamda durmasa da olur, sen elimi tut yeter.
Sadece ellerimi tut istiyorum. Ve susalım. Öylece gözlerimi kapatıp anlımı göğsüne dayayayım ve bekleyelim. Olur mu? Bence de olur. Seninle beş, altı saat… Konuşmak için çok az; susmak, el ele tutuşmak ve bakışmak için yeterli. – Franz Kafka
Bazı şeyler elimde değil; mesela ellerin. Ellerin başkasına benim kadar yakılmaz, bilirim.
Elimi tutmasını bilenin, yüreğini ölene dek taşırım!
Güzel bir ay ışığı altında, seninle el ele olmak var.
Kimse arkamda durmasa da olur, sen elimi tut yeter.
Ki sen, daha el ele tutuşmadan kalbimi tutuşturan adamdın.
Ellerini tutmak adeta bu Dünyaya karşı güç kazanmak gibi.
Elimi tuttuğun an, evrendeki bütün gezegenleri avucumda hissettim.
Düşünsene; seninle ben, bir fotoğraf karesinde el ele.
Mutluluk albayım, mutluluk onun avuç içlerindeydi.
Bir gün seninle yüz yüzeyken konuşuruz. El ele, göz göze.
Elimi tutmasını bilenin, yüreğini ölene dek taşırım!
Bana ellerini ver, hayat seni sevince güzel.
Gel tut elimi sevdiğim, bir ömür geçsin, gözlerinin gülüşünde.
Güzel günler gelmeyecek sevgilim; tut elimi, biz güzel günlere gideceğiz.
Ellerini tutunca vücudumu bir titreme alıyor, kalbim sen diye çarpıyor.
El ele tutuştuğumuz an; kalbime giden damarlar, parmak uçlarından geçiyor.
Allah bize el ele tutuşup cennete gidebileceğimiz eşler nasip etsin inşallah.
Ben sadece elimi tut istiyorum. Bu eve gir, çorbayı karıştır, dibi tutmasın istiyorum.
El ele tutuşalım, sokaklarda dolaşalım, şarkılar söyleyelim seninle sevdiceğim.
Şimdi gel de anlat ellerime senin ellerin olmadan nasıl üşümemeleri gerektiğini.
Bana elini uzattı, ellerimiz birbirine değdi. Sıcaktı, inceydi, kıskanırım anlatmaya bu eli…
Verdiğim son nefese kadar ellerim ellerinde, gözlerim gözlerinde ve sevgin tam kalbimin üzerinde olacak.
Yan yana olduk mu, el ele; aç kalsak ağlamayız biliyorum. İçim güvercinleri okşamış gibi rahat, sen yanımdayken… – Turgut Uyar
Elimi tuttuğun an, evrendeki bütün gezegenleri avucumda hissettim…
Mutluluk albayım, mutluluk onun avuç içlerindeydi…
El ele tutuşup birlikte yürüyeceğiz, güpegündüz öpüşeceğiz ve birbirimizi istediğimiz kadar seveceğiz ve kimse ayrılmaya çalışmayacak. – Lauren Oliver
Eğer yeryüzündeki bütün elleri bir masanın üzerine koysalar, elini bulabilirdim onların içinden. – Ali Ural
Bu aralar ellerim hep üşür benim. Doktor “kansızlık” der, ben “sensizlik” derim. – Edip Cansever
El ele, hiç konuşmadan, kendi dünyalarımıza gömülmüş, her birimiz kendi dünyasına gömülmüş, eller birbirinin içinde unutulmuş yürüdük. – Samuel Beckett İnsan tek başına yaşamı karşılamak zorunda. Bense ille de bir sevgiliyle el ele verip değiştirecektim dünyayı. Ne ham hayal, ne zırvalık… – Leyla Erbil
Belki bir gün son kez görüşeceğiz ikimiz de bunun son olduğundan habersiz. Son kez el ele gezeceğiz, belki de son kez söyleyeceğiz; birbirimizi sevdiğimizi… Yüreğini; el ele, kol kola gezmeyi isteyene değil, alnından öpüp, “hoşgeldin Rabbim’in emaneti”, “hoşgeldin helalim” diyene ver.
Ellerin ellerime değse rastgele, parmağın, parmağıma; İçimden yıldızlar uçuşur. Sana, taaa sana… – Orhon Murat Arıburnu
Ben sadece elimi tut istiyorum. Bu eve gir, çorbayı karıştır, dibi tutmasın istiyorum…
Sen; uzattığın elini tutmayan ele mi dargınsın, tutmayacak bir ele uzattığın için kendine mi kızgınsın? – Hz. Mevlana
İki adamın el ele tutuşmasındansa, iki adamın silah tutmasının daha kabul edilebilir olduğu bir ülkeye inanmıyorum. – Brian Whitaker
Bir ömür dilemiştim, el ele tutuşup. Bilemezdim ki; Ömrün geçip gideceğini, bizim hiç geçemeyeceğimizi… – Rüveyda Yağmur
Düşünsene; seninle ben, bir fotoğraf karesinde el ele…
Ellerini tutunca vücudumu bir titreme alıyor, kalbim sen diye çarpıyor.
Bir gün; küçük siyah erkek ve kızların küçük beyaz erkek ve kızlarla el ele tutuşacaklarına dair bir hayalim var. – Martin Luther King
Bir insan bir insanın yanında ve elleri ellerinin arasında iken bu kadar huzurlu, mutlu ve bu kadar güvende hissedebilir mi?
Bu şehrin sokakları, bizi el ele görmeden güzelleşmeyecek sevgili. Farkına var ve gel artık…
El ele tutuştuğumuz an; kalbime giden damarlar, parmak uçlarından geçiyor…
El ele tutuşalım, sokaklarda dolaşalım, şarkılar söyleyelim seninle sevdiceğim…
Aşk yasaklandı artık halka açık yerlerde. El tutmak yol açıyor diye hesapsız susmalara, kaldırdık tüm tutuşmaları… – Yılmaz Erdoğan
Ey aşk! Seni senelerce yaban ellerde, hoyrat dillerde aradım. Oysa bendeymişsin bilememişim. Oyalanmışım. Kalakalmışım. – Şems-i Tebrîzî
Ellerin dikenli olsa bile tutmak isteyecek kadar seviyorum seni.
Bir el tutmak istersin ya bazen, ya da birine sarılmak. Maalesef izin vermez buna hayat. Kendine sarılmalısın sende hayata inat! – Can Yücel
Aşk, Ay ışığının altında el ele tutuşmaktır.
Tamam olabilir. El ele tutuşmayız, göz göze de gelmeyiz, hatta konuşmayız bile. Ama en azından seni sabah namazına kaldırmama izin ver. – Osman Nuri Ünsal
Ne zaman tutsam ellerini, gözlerimin önünden mevsimler geçer. Ne zaman gözlerin gözlerime değse samanyolundan bir yıldız düşer.
Ben senin ellerini tuttuğum an, sanki şehirdeki herkes işini gücünü bırakıp, sarılmaya başlıyor…
Tut elimi ne varsa halledelim, ben bu hale tek başıma gelmedim…
Benim sadece 2 elim var, Hayata 4 elle sarılmam için senin de ellerine ihtiyacım var.
Aşk yasaklandı artık halka açık yerlerde. El tutmak yol açıyor diye hesapsız susmalara, kaldırdık tüm tutuşmaları… – Yılmaz Erdoğan
Bana ellerini ver, hayat seni sevince güzel…
Saçlarımız beyazlayana ellerimiz buruşuna kadar seveceğim seni.
Koltuğun karşısında, gözlerimiz el ele tutuşuyor. – Jennifer Niven
El ele tutuşma güdüsüdür, kırkından sonra aşk; Yorgunluğunu örtecek birinin şefkatli elleridir.
21 ay, yüzlerce öpücük… 21 ay, binlerce sarılma… 21 ay, milyonlarca el ele tutuşma… iyi ki…
Şimdi gel de anlat ellerime senin ellerin olmadan nasıl üşümemeleri gerektiğini.
Gökyüzüne her baktığında şayet ki orada Ay’ı görürsen ellerini uzat. Ve unutma ki sen her bakıp elini uzattığında mesafelere rağmen, bende elimi uzatmış ve ellerini tutmuş olacağım.
Merakımdan soruyorum; El ele tutuşan bir çift gördüğünüzde, sizde benim gibi üşüyor musunuz? – Ece Ayhan
Ki sen, daha el ele tutuşmadan kalbimi tutuşturan adamdın…
Kalbin kalbimde, gözlerin gözlerimde, ellerin ellerimde olduğu sürece bana bir şey olmaz sevgilim.
Belki uzak bir günde, büsbütün başka insanlar olarak tekrar karşılaşırız ve belki gülüşerek birbirimize ellerimizi uzatırız.
Senin yol bildiğin nereye gider bilmiyorum; ama ellerim seninle her yere gelmeye hazır.
Kimsesiz insanların avuçlarının içinde zıt kutuplu mıknatıslar vardır ve zıt kutuplar çekerler birbirlerini. El ele tutuşan çiftleri kıskanmayalım diye tanrı bahşetmişti bu hediyeyi bize. Kendi ellerimizi tutar, kendi saçlarımızı tarar, kendi yaralarımızı iyileştiririz.
Aşk, gülü dikeniyle avuçlamaya benzer. Ellerin kan içinde kalır ama dikenlerin hesabını, gülden soramazsın.
Yanımda yürüyordun Milena; Düşünsene, yanımda, yürümüştün… – Franz Kafka
İçimden dedim; gömülü bir ırmağın yalnızlığıdır bu, beraber yürüyelim olur mu? – İbrahim Tenekeci
Bir gün seninle yüz yüzeyken konuşuruz. El ele, göz göze.. Güzel günler gelmeyecek sevgilim; tut elimi, biz güzel günlere gideceğiz…
Aşk, el değmemiş olarak kalabilir, heyecan da öyle. Aylar da geçse, yıllar da geçse! Hayat, bıkılacak kadar uzun değil. – Amin Maalouf
Ellerin diyorum, ellerime ne çok yakıştı. Sırat’tan incedir sevda köprüsü. Beraber geçelim, tut ellerimden…
Senin bu ellerinde ne var bilmiyorum. Tuttukça güçleniyorum, kalabalık oluyorum, göğe bakalım… – Turgut Uyar
Ayrı kalırsam yasemin kokulu ellerinden, tutunacak bir şeyim kalmaz, düşersem kalkamam bir daha yerimden.
Elimi tut, yolumuz uzun. Düşmek de var, kalkmak da. Yalan da ihanet de bu dünyada. Çok şey istemiyorum senden, benim seni sevdiğim kadar beni sev yeter! – Güventürk Kalaslıoğlu
Kirli eller daha temiz temiz elli kirli gönüllerden. – Özdemir Asaf
Hiç siz el ele tutuşurken, avucunuzun içinde de bir kalp tutuşuyormuş gibi hissettiniz mi?
Neydi Aşk; Yüzlerce kez birlikte yere düşüp, el ele beraber kalkmak değil miydi aşk!
Rastlantılar kaderin bize oynadığı ufak çaplı oyunlardı ve sen ise kaderin bana getirdiği en güzel rastlantısın. Tut ellerimden, gidelim…
Ellerin ellerime değince sevgilim, bir başka dönüyor Dünya, sol yanıma çıkıyor bütün yönler. Ellerin elime değince bir başka oluyor mevsimler. Ben ilk bahar, erik çiçekleri gibi çoşuyorum… Ellerin, ellerden bıkmış ellerime sığınak… – Süreyya Berfe
Yeni bir dünya göreceğiz birlikte, el ele. Daha değerli bir şeyim yok. Senden başka sebebim yok…
O gözlerini kapadı, ben de benimkini kapattım ve el ele tutuşmasak da sanki öyleymişiz gibi geldi. Çünkü elimizde ne varsa biliyorduk. – Kami Garcia
Solmasın umutlarımız cam kenarında, tut elimi çiçekli bir balkon inşa edelim yarınlara… Saatlerce uzanalım, sımsıkı tut elimi hiç bırakma. Güneşin değil de birbirimizin sıcaklığını hissedelim…
Şimdi beni uçurumdan atsan, düşene kadar aklımdaki tek şey; sırtıma değen ellerin olurdu.
El ele gittiğimiz bir yolda sen git gide büyürsen, benim içimde çok beklemiş çok eski bir yer kanar. – Turgut Uyar
Sevdiğimiz insanlar elimizi tuttuğunda iyileşiriz biz. İlaç merhametten sonra gelir. – İbrahim Çolak
Güzel bir ay ışığı altında, seninle el ele olmak var.
İstiyorum ki ellerimizi ayıran tek şey aşkımızın meyvesi olsun.
Özlemden yanmak neymiş sendeyken öğrendim sevgilim. Fazla uzaklığa gerek yok ellerin benden azıcık uzak kalsa özlüyorum ellerini.
Bazı şeyler elimde değil; mesela ellerin…
Ellerini tutmak adeta bu Dünyaya karşı güç kazanmak gibi.
Elini tutmak, bir kelebeği tutmaktan farksızdı. Ya da atan bir kalbi tutmaktan. Coşkuyla nefes alıp veren canlı bir varlığı tutmak gibiydi…
Dilimde aşkının adı, ellerimde elinin sıcaklığı, gözlerimde gözünün ışığı, seviyorum seni gülüm sensin aşkımın fermanı.
Çay bardağında bırakılan dudak payı kadar bile uzak kalamam gözlerine. Yakın olsun isterim ellerime ellerin…
Gözlerim, kulaklarım, ellerim ve kalbim sana mühürlü sevdiğim.
İlk el ele tutuşma anı, ne güzel bir icattı değil mi? Hâlâ durmuyor mu dudaklarında ilk öpüşmenin tadı?
Bu şehrin bize ihtiyacı var sevgilim; El ele yürüyeceğimiz birlikte adım atacağımız çok sokak, göreceğimiz güzel günler var.